Dört senemin dördünü de iki farklı yurtta her bir sene için farklı oda arkadaşları ile geçirdim. Öncesinde hayatta yemek yapmamış bulaşık yıkamamış ütü bilmeyen biri olarak gittikten sonra yeni gelen çömezlere bunları öğreten bir abileri oldum. Sevmediğim insanlarla aynı ortamda nasıl yaşanılır onu öğrendim. Bazı şeylere hayır demeyi öğrendim. Kendi özel alanımı çizmeyi öğrendim. Yeri geldi kavga ettim. Yeri geldi gülüp eğlendik. Orada geçirdiğim günler askerde rahat etmemi sağladı. İkisi de bir nevi birbirine benziyordu aslında. Tahammül gücüm yükseldi bir kere. Sürekli horlayan bir oda arkadaşını nasıl zapt edersin, birikmiş bulaşıklar yıkansın diye nasıl kamuoyu yaparsın, dört kişilik odalarda bile nasıl çıkar çatışması yaşarsın hepsini yurt ortamında öğrenirsin. En çok ani biriktirdiğim iki yerden birisidir yurt. Diğeri ise askerlik doğal olarak. Oralarda geçirdiğim zaman diliminden zırnık pişman değilim. Bana kattıkları yadsınamaz.