Bugün bir martı kondu pencereme. Cama gagasıyla birkaç kez vurdu. Halimi hatrımı sordu önce, evdeki ekmeği onunla paylaştım. "İnsanlar öldü mü?" diye sordu. Çayımı yere bıraktım şaşkın bir tavırla.
-Neden?
-Dün sokakta dövülen çocuk, tekmelenen kedi, amaçsızca avlanan hayvanlar bugün sokaklarda ve gökyüzünde.
-Kimse size simit de atmıyor ama.
-İnsanların simitlerine zaten hiç muhtaç olmadık, ama belli ki onlar kendilerini hâlâ büyük görüyor. Onlar olmadan kendi avlarımız su yüzüne çıkıyor ve daha iyi avlanabiliyoruz. Ve siz insanlar bir parça ekmek bile bulamıyorsunuz. Bu virüs sizin böbürlenmelerinizi yerin dibine soktu.
"Haklısın Martıcık..." dedim. Ve kanatlarını açıp Mor-Mavi Sahiline doğru uçup gözden kayboldu..
-Neden?
-Dün sokakta dövülen çocuk, tekmelenen kedi, amaçsızca avlanan hayvanlar bugün sokaklarda ve gökyüzünde.
-Kimse size simit de atmıyor ama.
-İnsanların simitlerine zaten hiç muhtaç olmadık, ama belli ki onlar kendilerini hâlâ büyük görüyor. Onlar olmadan kendi avlarımız su yüzüne çıkıyor ve daha iyi avlanabiliyoruz. Ve siz insanlar bir parça ekmek bile bulamıyorsunuz. Bu virüs sizin böbürlenmelerinizi yerin dibine soktu.
"Haklısın Martıcık..." dedim. Ve kanatlarını açıp Mor-Mavi Sahiline doğru uçup gözden kayboldu..