menu search
brightness_auto
more_vert
Bu neydi şimdi ben ne yaşadım az önce dedirten olaylardır. Sonrasında genelde düşündükçe tekrar tekrar utanilan-gülünen anılardır.
Ben anlatayım bir tane;
Marketten süt aldım kasaya geldim, tam parayı ödeyeceğim esnada birisi geldi kucağı dolu benimki az şunları geçirebilir miyim dedi. Bende de sadece bir paket süt var. İşiniz aceleyse geçin dedim. Yok yani az benim malzemeler dedi. Bakın bende bir paket bir şey var geçecektim. Adam kaç para bu süt dedi. Derken kasiyer yatıştırmak için dediki siz karşı kasaya geçin dedim tamam.
Sütümü aldım çıktım. Sonra adam dedi ki kusura bakma ben senin kuş sütü aldığını bilmiyordum.
Sana da esprine de diyesim geldi ama yürüdüm gittim
Bu neydi şimdi ben ne yaşadım
thumb_up_off_alt 5 beğenilme thumb_down_off_alt 0 beğenilmeme

5 Cevap

more_vert
bu yine iyiymiş bir gün annemle pazarda yürüyoruz ama nasıl kalabalık, tabi kaybolmamak için annemin elini tutuyorum pazardan. Derken bir karışıklık kargaşa oldu ama neyse annemi yine buldum elini tutuyorum gidiyoruz sonra bir yerin önüne geldik kafamı kaldırdım ki bu annem değilmiş arkamı döndüm ki annem arkamdan koşuyor
thumb_up_off_alt 4 beğenilme thumb_down_off_alt 0 beğenilmeme
more_vert
İlkokuldayken meşhur "hoca geliyor" uyarısını bir kere de ben yapmak istemiştim. Sınıfa bir hışımla girip "hoca geliyoorrrr" derken hocayla göz göze gelmem hiç hoş olmadı. Bir süre öğretmenlik yaparken koridorda geldiğimi gören öğrenci her "hoca geliyor" dediğinde aklıma gelir. Önce hocayı bir görmek lazım tabi :D
thumb_up_off_alt 2 beğenilme thumb_down_off_alt 0 beğenilmeme
more_vert
''pardon kızım saat kaç?''

arkadaşlarla iki günlüğüne bir yere kalmaya gitmiştik artık eve döneceğiz ve otobüs bekliyorum aynı zamanda da güneş gözümü deliyor ve taytım yırtık, evet popo kısmı.
otobüs geldi, binildi, gidildi evimin önünde indim vee başrol teyzemiz ''pardon kızım saat kaç?'' sorusunu yöneltti. dedim teyzecim saat 3.
yavrum dedi işin yoksa şuradaki bankaya gidelim mi,  bir işim var ama parama hakim olamam diye korkuyorum yanımda dur ve soran olursa da teyzem de olur mu?  okiii dedim teyzecim hadi gidelim bakalım. girdik bankaya sıra falan aldık oradan oraya teyzeyle birlikte yürüyoruz bu arada teyzemizin yürüteci var basamak çıkarken biraz zorlanıyoruz, neyse bankada yarım saat kadar oyalandık ve tüm çalışanları delirtti, teyze biraz çılgın bir yaşlılık geçiriyor.
banka işi bitince başka bir şey yoksa ben gideyim derken lafımı keserek karşı kaldırımdaki fotoğrafçıya da gidelim mi? dedi. olur dedim napalım, gittik. önce dükkandaki çalışana patronun nerede olduğunu sordu daha sonra da çalışana patronunu kötüledi ve oradan ayrıldık.
evet saçma.
ben bu ''gidebilir miyim teyze?'' kısımlarını geçiyorum çünkü defalarca tekrarladım. beni rehin aldı
oradan da ayrıldık bu sefer eczane... asla bir iş halletmiyor sadece sohbet ediyordu bu sefer de eczacıyla bütün türkiye cumhuriyeti siyasi tarihini tartıştı.
banka, fotoğrafçı, eczane ve şimdi de kasaptayız.
yanlış hatırlamıyorsam bana kemik fiyatı sordurdu kasabın merdivenini çıkamadığı için, fiyatı yüksek buldu ve adama iletmemi söyledi almadık ve başka bir kasaba yöneldik.
sonra bir yerden simit aldık ve lahmacuncuya uğrayıp 2 adet lahmacunu paket yaptırarak evinin yolunu tuttuk, onu bırakmamı istedi. buna da tamamdım
keşke bunlar şaka olsa bu sırada 2 saat kadar geçti tabii.
evine giderken yolda medikal malzemeler satan bir yere uğradık bazı raporlar verdi bana ve içeri girip oradaki adama vermemi istedi içeri girdim ve adamla konuşurken bana şöyle dedi ''bu gün de seni mi esir aldı?'' huyuymuş teyzemizin ama iyi birisiymiş.
beni beklerken başka bir ablamızı çevirmiş yoldan onunla sohbet ediyor neyse bizim tayfa üç kişi oldu evin yolunu tuttuk yine.
anlatırken baya da gezdirmiş beni teyzeme bak be diyorum gerçekten.
bir apartmanın önüne geldik ve bir arkadaşının ziline basmamı istedi, kendi evine gitmiyormuşuz. arkadaşı kapıyı açmadı ve teyze de ''geç kaldım bak küstü bana, yapar öyle'' dedi. garip
bu sırada marketlere gidiyoruz gazete alıyoruz vs. derken bir asma kilit aldırdı bana ve kullanmadığı yakınlarda olan bir evi olduğunu o evin kapısını kilitmemiz gerektiğini söyledi. beni sabrım taşmak üzere ve artık kaçmak istiyorum, tamam dedim devam ettik. neyse ki tüm bunlar birbirine yakın lokasyonlarda gerçekleşiyor yoksa yürümekten nefret ederim.
geldik evin önüne, kapı kilitlenecek vs. benim gücüm yetmedi sokaktan bir cocuk çevirdik ve teyzeyi çocuğa teslim ettim ''teyzecim'' dedim ''benim ailemin yanına gitmem lazım acilen, kendine dikkat et''
sadece bana baktı ve sinirle kafasını çevirdi.
3 saatimin sonunda kazandığım tek şey sokaktan çevirdiğimiz çocuğa ''kolay gelsin sana'' bakışı attıktan sonra aldığım gülümsemeydi.

ne yaşadım ben şimdi?
thumb_up_off_alt 0 beğenilme thumb_down_off_alt 0 beğenilmeme
more_vert
Arkadaşımla Akdenizli olmanın verdiği cesaretle Akdeniz diyince akla hangi şehir gelir tartışmasına giriştik. O diyor Antalya, ben diyorum Mersin. Neyse dedik birini çevirip soralım. Orta yaşlı bir abi geçiyordu o sırada. Sorduk Akdeniz diyince aklına hangi şehir geliyor diye. Heyecanla bekliyoruz. Abi İstanbul dedi. Yetmedi biz soramadan yarım saat nedenini açıkladı. O gün bugündür nerde bi istanbul görsem aklıma gelir ahshsjak
thumb_up_off_alt 0 beğenilme thumb_down_off_alt 0 beğenilmeme
more_vert
İstanbul Aksaray tarafını bilen bilir eskiden ticaretin kalbi denilen yer simdiler de ise farklı kosturmalarin döndüğü garip bir yer halini aldı geçmiş zaman yaşım 17-18 dir anca , o zamanlarda bir perdeci de çalışıyorum harçlığımi çıkarmak için Aksaray'da bir ofisin perde ölçüsü alınacak gittim tarif edilen yerde bekliyorum müşteri gelecek ofise gidip perde ölçüsü alacağız , o sırada karşı köşede yolun yolcusu kişiler varmış aralarında erkekten dönme diye tabir ettiğimiz kişiler de var bir anda ekip arabası gelmesiye birlikte her biri sağa sola kaçıştı bende durmuş olanı biteni izliyorum polislerden biri yanımda geldi sen ne bekliyorsun burda dedi , bende ki de saflik müşteri bekliyorum dedim :(
Polisin verdiği ibretlik ayar halen kulaklarım da
İ.neye bak müşteri bekliyorum diyo utanmadan bari o sakallarını kes :/
Neye uğradığımi şaşırdım polisin ardından baka kaldım adamı beklemeden iş yerine döndüm patron ölçüyü almadan döndüğüm için tam kizacakti konuyu anlatinca gülmekten hiç birşey diyemeden kahkaha ata ata gitti .
thumb_up_off_alt 0 beğenilme thumb_down_off_alt 0 beğenilmeme

Bunlara da göz atabilirsin

thumb_up_off_alt 0 beğenilme thumb_down_off_alt 0 beğenilmeme
4 cevap
thumb_up_off_alt 2 beğenilme thumb_down_off_alt 0 beğenilmeme
4 cevap
thumb_up_off_alt 7 beğenilme thumb_down_off_alt 0 beğenilmeme
10 cevap
thumb_up_off_alt 2 beğenilme thumb_down_off_alt 0 beğenilmeme
3 cevap
thumb_up_off_alt 1 beğenilme thumb_down_off_alt 0 beğenilmeme
1 cevap
...